27 Kasım 2020 Cuma

kurz und schmerslos

 Kısa ve acısız.

Hayat kısa der bazıları, bence çok uzun. 47 yaşımdayım, herhalde birkaç ömüre sığacak şey yapmış yaşamışımdır. O yüzden şu aralar tekaüt iznindeyim.

Bazen hayat dursun ister insan, geriye bakıp düşünmekten yorulan, bazen de bir çırpıda her şey olup bitsin.

Mesela domatesler hemen olsun, inşaat bitsin, sokağa bile doğru düzgün çıkamıyoruz denize giremiyoruz sabah 10'dan önce ekmek alamıyoruz. A hepsiburadamız var, o ayrı..

Belki yanlış olmalı, istikrarsız, hani şu kremlesek de avokadoyla nemlendiremediğimiz ellerimiz gibi.. Pürüzlü.

Tökezlemeli, düşüp kalkmalı, kısa ve keşke acısız olsa hayat. Berbat.. 



24 Ekim 2020 Cumartesi

doğduğun ev kaderin filan değildir

 Bu dizilerde son zamanlarda moda olan kadına şiddet, cinsel taciz, cinayet senaryolarının farkında mısınız? Cansu Dere'li de oluyor, Ezgi Mola'lı, Melisa Sözen'li, Demet Özdemir'li... Demet Evgar da öyle bir diziye başlıyormuş.

Tamam, çok güzel, farkındalık. 

İyi de birader demezler mi; siz daha birkaç ay önce elinde belinde silah gezenlerin, töre cinayetlerinin, bunun neredeyse 'makbul' olduğunun resmini çiziyordunuz TV'de ayan beyan.

Şimdi özür mü bu; onları çekirdek çitleyerek izleyip feyz alan, onca cana musallat, katil olanlar da şayet hala tutukluysalar, cezaevinde seyrederler artık.

Altına da altyazı geçersiniz: Bu yayında topluma ders bulunmaktadır.

  

11 Ağustos 2020 Salı

özledim ben çok özledim

 Herkes bir şeyleri özlemiş ya, şu zor günlerde, hava olsun, toprak, deniz, babaanne baklavası, vs..

Peşine düşmüşler, 'serbest kaldıkları' an denizi, havayı, toprağı daha ne kadar yok edebiliriz, babaanneyi ne kadar üzebiliriz diye..

Ben kedimin sağlıklı bakışını özledim, hoplayıp zıplamasını.. 

Annemi özledim, ama sanki her yerde, Allahtan.. Sesi, 'Ayşe o öyle değil böyle' şekli..

Abimi özledim, o inanmasa da, yeğenlerimi..

Evde bol miktar defter kitap resim mevcut, eskiler matbuat der.

Ben de epey arşivciyimdir; özlediğinde bazı şeyleri insan ansiklopedi gibi sarılır onlara.

Ya da onlar, insana yol gösterir, çizer özlediklerine.

Bu bir var oluş kayması gibi; Diriliş filan diyorlar ya, aman ha, kanmayınız ölmediniz, dirilmediniz de..

Sadece ezberletmişler bize özlemeyi.


30 Temmuz 2020 Perşembe

stay put

Ben Timuçin Esen seyretmek istiyorum, Behzat, Reha 'Fikri', Zerrin, Hazal, vs.. 
Aras'la Kerem'le gündüz dizilerinde anca karşılaşıyoruz.
Bize diyorlar ki, öyle anons ettiler, maskenizi takın plaja neyin çıkın.
Ben artık evden hiiç çıkmak istemiyorum.
Kedimin zaten artık tedavisi mümkün değil, özel mamaları da kapıya geliyor.
Annem ondan şanssız; onca kavgama rağmen bir bavul istanbula adrese teslim edilemedi, komşusu gitti buldu aldı. Ne dedi: 'Ben emekli askerim siz bana bunu nasıl vermezsiniz!'
Bu hallere düştük biz. 
Denize girsen, köpük banyosu yapsan what fayda?

ps: şimdi bi de kaçan kurbanlar haberi seyrederiz, cuk. bi yere kaçamazsınız demenin MEEEecesi


13 Haziran 2020 Cumartesi

hayvan mutsuzsa dünya mutsuz, bak ekonomi mutsuz

Tamam anladık insanlar mutsuz; tam serbest değiller, maske denen zararlı varlıkla gezmek zorundalar, doğru düzgün seyahat edemiyorlar, bi de üstüne ekonomik sıkıntı çekiyorlar..
Ama hayvanlar neden şikayet ediyor kardeşim?
Zuzu'nun misal yediği önünde yemediği arkasında..
Ama kusuyor.

Neyi kusuyor?
Benim kedimin daha önce böyle bir rahatsızlığı yoktu.
Kendi halinde mutlu mesut yalanıp dururdu.
Şimdi ne istediğini bilmez halde garip hareketler sergiliyor, bana bile saldırıyor, verdiğim yemek için önce dileniyor, sonra arkasını dönüp kendini uyumaya bırakıyor.

Bişeyleri yanlış yapıyoruz beyler baya baya...


23 Mayıs 2020 Cumartesi

out of life

En sevdiğim filmlerdendir, Out of Africa (Benim Afrikam), geçen gün yine denk geldim, 20. defa seyrettim, yine hıçkırıklarla..
Bilmeyenlere anlatalım: Meryl Streep, Danimarkalı, arkadaşıyla evlenir sadece barones olmak için ama kendini Kenya'da bulur. Bulduğu başka biri de Robert Redford'dur (fildişi avcısı).
Sonrası malum, büyük aşk hikayesi..
'I had a farm in Africa'..
Streep'in dilinden hiç düşürmediği, Robert (Dennis) gittikten sonra bile..

Bizim de bir çiftliğimiz vardı.
Koyunumuz atımız olmasa da -keşke- bir düzenimiz vardı.
Bozdular.
Sebep? Korona.
Siz zaten o düzeni bozmaya meyilliydiniz, elinize fırsat mı geçti acaba?

Meryl (Karen Bixen) çiftliğini ölümüne korudu, çalışan yerlilere de kalacak yer ayarladı.
Biz de bir yere gitmiyoruz.
Sen bize mahkumsun.


24 Nisan 2020 Cuma

simon's cat

internette dolaşan bir çizgi dizi var: Simon's cat. Bu Simon'ın kedisi, her kedi gibi, olur olmadık zaman sahibini uyandırır, yemek ister, türlü şaklabanlık yapar, tuzak kurar, yalar eder ama istediğini mutlaka yaptırır.
Hepimiz Simon's cat'e döndük.
Bir farkla; biz Simon'ız.
İstedikleri zaman sokağa çıkabiliyoruz, maske takacaksın diyorlar takıyoruz, markete şu zaman gideceksin diyorlar, yapıyoruz, denize girmeyeceksin, arkadaşlarınla yolda yürümeyeceksin, akşama istiklal marşı söylenecek ona göre, vs..
Ben bunun artık bir virüsle filan alakalı olduğunu zannetmiyorum.
Eğer bir virüs varsa, başka menşeili olabilir mi acep?
Şöyle hani bitaraf olmayan bertaraf olur diyen?
Domatesin soğanın fiyatını bile kendi koyan dikta?

Benim kedi olmakla ilgili bir sıkıntım yok.
Ama Simon da değiliz.
Zira bilmem haşmetmahap bilir mi, hani hastaneleri özel jetinle havadan teftiş etmek kolay da, bir kedi canı ne isterse öyle yapar, onu da bildireyim..


26 Mart 2020 Perşembe

evde kalan

Korona günleriniz hayırlı olsun efeem..
Demek isterdik lakin giderek depresif bir hal almaya başladı bu durum.
Ben zaten evden zorla çıkan biriyim. Ama bunun dayatılması farklı bir şeymiş. İnsanın birden kendini bir George Orwell romanının içinde bulması, drone'larla sokakta gözlenmesi, maske takmaya zorlanması, elini bile nasıl yıkayacağının dikte edilmesi bambaşka..
İzleyecek film, dizi vs çok. (Kimse kitap okumayı düşünmüyor bu arada..)
İnternette ukalalık etmek, yalan yanlış haber servis etmek serbest.
Arkadaşlarınla telefonda geyik çevirmek zaten mecbur.
Ama ev çöp dolduğu zaman, ekmek bile kalmadığında bir koşu ajan gibi bakkala gitmek gerek.
Gece yatağına yattığında, yatabilirsen, yarın neyle vakit öldürsem diye kurgularken kafanda uyuyamamak, kabus görmemeye çalışmak demek ev hapsi..

Zuzu'yla, kuşlarla, ayılarımla zaten konuşuyordum. Şimdi artık makinalarla, kerevizle, buzdolabıyla filan da konuşmaya başladım. Eh hayırlı olsun, deliriyoruz.


7 Mart 2020 Cumartesi

ben kadınım


Zuzu'yla küstük bugün.. 10 dakka sürmedi, elime dalmıştı ya sıkıntıdan ya da işte kedidir ne yapsa şekli.. Sonra özür diledi. Hayvanların özrü, bilen bilir, kabul görür anında, öyle içtendir çünkü.
Neyse mirim, konumuza gelelim.. Kadınlar günümüz haftamız neyimizse, bize neler layık görmüşlerse hepiciği kutlu mutlu olsun.
Analar ağlamasın, di mi, sevgililer kavuşsun, ama ayıp olmasın, kızlar boğazlanmasın mesela, kurşunlanmasın kadınlar..
Kadınlar..
Hepiniz bizden çıktığınızı biliyonuz di mi.
Ben bir sürü sapan saçma şey yapmış olabilirim, vakti evvel, lakin hiçbirinden pişman değilim.
Sokaklarda sabahladığım da oldu, yeni tanıştığım adamların yanında uyandığım da..
Perihan Mağden bi zaman yazmıştı: Seviyorum sizi rimeli akmış yabancı yastıklarda kadınlar..

Tekrar dönelim.. Kedilerin, en haysiyetsiz olan aslanın bile asaleti güzelliği nereden gelir; asla dişilerle kapışmazlar, dövmezler, pati bile kaldırmazlar, gözlerini kırpar pusarlar, tırmık yerler gene devam..
Ama biz kadınlar, maalesef pusacak bir dünyada yaşamıyoruz. Tırnakları çıkartalım o vakit, saçları sallayalım, sokaklara çıkalım ve avaz avaz bağıralım: BEN KADINIM




25 Şubat 2020 Salı

say say say

Bakkala giderken sayıyorum, Zuzu'ya içecek su koyarken, zaten merdiveni de sayıyorum.
Bir ki üç dört...
Apartmandan inerken çok yardımcı oluyor.
Peki başka ne saymalı?
Geçen mesela kaç kişiyle seks yaptığımızı konuştuk.
Benim sayı yüksek ötekilerin kimliğini de vermem.
Ama önemli olan dürüstlük
ya da fuck the shit..
Bence bu konuda harbiden bi sayı verecek yoktur.
Çok da önemli değil zaten.

Neyse başa dönelim, bende bir takıntı var.
Yemek mi yapıyorum; say, yatağa mı gidilecek say, kahvaltı mı hazırlanıyor, say...
Nazi olaydım iyi iş yapardım o şekil..

'2 Popes'u seyrettim. O kadar yalan söylemiyorum.
O kadar da sevmiyorum herhalde.
Benim tarihim değil.
Olsun, yunuslar kurşunlanınca mı tarihimiz oluyor?
Say..
Tilkileri, kurtları, ayıları, tüm katledilenleri say.

Ben çok dine inanmam. Ama her gece dua ederim: Önce sokakta kalanlara sonra geçmişlere ederim dua.
Sonra sayarım: Allahım lütfen ona da iyi bak şekli..

Artık saymak istemiyorum.





27 Ocak 2020 Pazartesi

riski göze al

Öyle diyor sevgili mcaffee güya antivirüs programı..
Beni hiçbir şey virüsten koruyamadığı gibi, zavallı fideli yavaşlatıyorlar.
(Fidel: dell laptop)
Neyse konumuza gelelim; maalesef bizim payitaht Zuzu bey böbrek yetmezliğinden mustaripmiş. Kan tahlilleri söyledi. Karaciğerıni ve pankreasını da etkiliyormuş. Neyse şekeri yokmuş.
Şimdi doğumgününe çeyrek kala böyle paketleyip veterinere götürmek şık olmadı Zuzu'yu ama iyi ki yapmışız.
Erken teşhis iyidir.
Hayat kurtarır.
Uzatır belki...
Marmaris'in herhalde en iyi veterineriyle tanıştık bu sayede. Her akşam geliyor ben sımsıkı tutarken Zuzu'yu o serumunu yapıyor. Diyor ki: 'Merdivenleri tırmanıp bana atlayacak gibi bakıyor, ona bişey olmaz.'
Riski göze al.
Dediler birkaç gün, ay, yıl ömrü kaldı; bırak.
Haline...
Maviş beni andı, hiç pes etmedi o, babası Zuzu'nun, eh ben babaannesiyim pes mi edecem?