29 Haziran 2016 Çarşamba

patladık


Garip bir ülkede yaşıyoruz.
Mardin'i filan geçtik, Ankara patlıyor, İstanbul patlıyor...
ABD elçiliği yurttaşlarını çağırıyor.
İngiltere 'Türkiye AB'ye girecek ona göre' diye propaganda yapıp AB karşıtı referandum kazanıyor.
Marmaris'te turist yok mesela.
Bono'da bile biz bize oturuyoruz.
Nereye kadar?
Sen artık o Atatürk'ün ormanını yıkıp inşa ettiğin sarayında gömül!
Biz de dışarı çıkalım.
Taksim olur, takdirlerine kalmış, Yenikapı olur, Maltepe de olur..
Yeter ki çıkalım, bağıralım, avaz avaz: Sen 2002'den beri bu memleketi yönetiyorsun. Ne yaptın?
Halkı böldün, şehirleri boşalttın, yetmedi seçimi kazanamayınca sinirlendin tekrar seçime gittin, kendi başbakanını kovdun, ha pardon bi de bol bol beton yaptın.
Gazlananları, tutuklananları hiç saymıyoruz.
N'aptın müdür?

24 Haziran 2016 Cuma

banktan banka

Şöööle uzatırdık bacaklarımızı karşılıklı banklarda, bir muhabbet bir güzellik.. Bir buçuk saat öğlen vakti.. Okula sadece o yüzden gittiğimi bilirim.
25. mezuniyet yılımızı kutladık. Üsküdar Amerikan'ın bahçesi görmeyeli değişmiş; binalar yapılmış bi sürü, olanların adları değiştirilmiş, ama biz yolumuzu bulduk neticede..
Yemeğimizi yedik, içkimizi içtik, audiotoriumda kendimizden yaşlarca büyük mezunları dinledik, ağladık, güldük..
Ben yine çıkıntı yaptım: dedim. niye imzalamadınız lan bildiriyi? Konuşacaklarını, görüşeceklerini söylediler.
E biz de konuştuk. Sözcümüz Didem 'Atatütk'ün çocuklarıyız' dedi, İstanbul Erkek'in 'Karanlıklara Geçit Vermeyeceğiz' mesajını verdi, 'Acil müdür aranıyor' demedi neyse...
Alkışımızı, plaketlerimizi aldık, Büyükada'nın yolunu tuttuk.
Bir seviştik, bir dans ettik, artık orası bize kalsın. Çok özlemişiz birbirimizi.

İnsanın harbiden. işte budur, ben burada olmalıyım, bu insanlarla, dediği an vardır. Ha tam da oydu bizim reunion. Banktan banka sohbet devam... Hiçbir şey kaybetmemişiz.

15 Haziran 2016 Çarşamba

long cold winter

25 yıl olmuş biz liseden mezun olalı.
Kutlamak için İstanbullu olacağım yeniden, birkaç günlüğüne..
Ayrılmak, evden, ne çok zor geliyor.
Zuzu'yu bırakmak, kanepemi bırakmak, denizimi, odamı, Merlin'i (bisiklet)..
Kızlar playlist çabaladı geçen gün, hani partide ne çalarız şekli.
Valla it's been a long cold winter ama ben ne çok en çok severim Marmaris'i.

https://www.youtube.com/watch?v=1BzH3fsksBs

2 Haziran 2016 Perşembe

dad

Bugün ölmüştün sen baba.
Sıcak elini en son bugün tutmuştum, 12 yıl önce bu sabah.
Sana neler anlatmak isterim... Neleri de söylemek dahi istemem.
Olsun, her gün konuşuyoruz zaten rüyalarda, annemin de selamı var.
Bu avukatlık işi olmadı be baba, senin dediğin gibi..
Yeminli tercümanlığa başladım, o da pek düzgün gitmiyor.
Gazetecilik desen, memlekette bitti zaten.
Senin kartların, o güzel yazınla yazdığın notların, bembeyaz kağıtların, hepsi çekmecende durupduru.
Bir gün, bilmiyorum ne zaman, onları senin daktilona koyacağım ve gerçekten yazmaya başlayacağım.
Görüşürüz baba.