Uyuyamamak kadar kötü bir şey yoktur; yıllarca insomniac olarak devam edebildiğim için bilirim.
Gecenin körü başlar kediler kavgaya- kavga demeyelim de- bütün ışıklar sizindir.
Ertesi gün sen uyan bir karınca saldırısına. Nası yani?
Demleyelim mi gömelim mi...
Öyle böyle değil, eve her yerden giriş yapmışlar, yol çizmişler mutfağa kadar ilerlemişler.
Nerden çıktılar, hiç fikrim yok.
Zuzu zaten, bana ne diyor ama mama tabağında karıncaları bulunca, geldi beni uyandırdı.
Mav da mav.... Üstüme tırmanmalar, Shombililer...
Hayvan haklı.
Kalktım gittim markete, 'en iyi karınca yemi?' 2 adet 15 lira.
Dalga mı geçiyorsun usta bizim ev istila.
Anneme danışayım dedim, 'Türk kahvesi dök' dedi.
Döktüm. Bizim karıncalar çok sevmez mi kahveyi..
Levent Hoca'ya sordum, 'Kızım deli misin onlar kahveye bayılır, evi sirkeli suyla sil' dedi.
Valla işe yaradı.
Ama en çok bugün eczaneden aldığım 'karınca maması' işe yaradı. Günahı boynuma.
Zaten prospektüste 'hamdileri' de (hamamböceklerini) beslediği yazıyor, sıçtık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder