Ya, yaaaa, doğalı kırk yıl olmuş.
Farkında mıyız?
Hayır, tabii...
Öğrenci sıralarındayken ne düşünürdük, 40'ımıza geldiğimizde ne olmayı, nerede olmayı dilerdik; hatırlamıyorum bile.
Sadece çook uzak bir tarih olarak algıladığımızı hatırlıyorum.
Değilmiş.
N'aptım; mezun oldum elbette, bir sürü güzel okuldan; evlendim, en sevdiğim işi yaptım...
Sonra boşandım, en sevdiğim işimden de ayrıldım.
Şimdi babamdan kalan denize nazır evimde kedimle oturuyorum.
40 yıl.
Çok da uzun değilmiş.
Kedi bile bana babasından miras.
Ne yapmışım yani 40 koca yıl?
Anne olmamışım.
Bir sürü sevgili yapmışım, sevgili olmayan.
Bir dolu votka, rakı, bira, viski içmişim.
Uyanmışım, karlı sokaklarda, ya da çarşının orta yerinde.
Utanmamışım.
Korkmuşum, üzülmüşüm, ağlamışım, aynada kendime tokatlar atmışım..
Yaşamışım.
Pek çoğunun 100 yılına bedel.
İyi ki doğdun! Nasıl geçti Yeniay ve Güneş Tutulması?
YanıtlaSilşimdilik iyi gidiyor, sağol Nes! enteresan bi adamla tanıştım, piyango bileti aldım -ki hiç yapmam- kıvılcımın hediyesi müzikli tekneli gece lambasını taktım, Zuzu bayıldı...
YanıtlaSilMaşallah maşallah.
Sil"En mutlu olanlar, anlatacak öyküleri olmayanlardır." Anthony TROLLOPE
YanıtlaSil